Anayasa Mahkemesi (AYM), önemli bir karara imza attı ve Resmi Gazete’de yayımlandı. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi tarafından, bir askerin operasyon sırasında şehit olması nedeniyle açılan manevi tazminat davası üzerine başvurulan 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun’un ilgili hükmüyle ilgili kritik bir iptal kararı verdi.
Davanın konusu, askerin ailesinin, manevi zararların karşılığında ödenecek tazminat ve emekli aylığı için yasal düzenlemenin Anayasa’ya aykırı olduğu iddiasıydı. Anayasa Mahkemesi, yapılan başvuru üzerine, 6. maddede yer alan “… ve manevi…” ifadesinin iptal edilmesine karar verdi. Bu karar, 9 ay sonra yürürlüğe girecek.
Anayasa Mahkemesi’nin gerekçesinde şu ifadelere yer verildi: Kanunla ödenecek tazminatların, hem maddi hem de manevi zararları kapsadığı belirtiliyor ancak ödemelerin hangi kısmının maddi, hangi kısmının manevi zarar karşılığı olduğunun mahkeme tarafından netleştirilmesi gerektiği vurgulandı. Aksi halde, bu belirsizliklerin, kişiler açısından hak kayıplarına yol açabileceği ifade ediliyor. Gerekçede ayrıca, hukuk devletinin temel ilkelerinden olan belirliliğin önemine dikkat çekilerek, “Maddi ve manevi zarar karşılığı yapılan ödemenin, ne kadarının manevi zarar olarak değerlendirileceğine dair bir ölçüt ya da güvence bulunmayan kuralların belirsiz olduğu” belirtildi.
Bu karar, özellikle şehit ailelerinin hakları açısından oldukça kritik. Manevi tazminatın belirsiz bir şekilde tanımlanması, bir yandan ailelerin hak kayıplarına yol açabilirken, diğer yandan hukukun belirlilik ilkesine ters düşebiliyordu. Anayasa Mahkemesi’nin bu müdahalesi, hukuki güvenliği sağlamak adına önemli bir adım. Şehit ailelerinin en azından tazminatın nereye ve ne kadar gittiğini net bir şekilde bilebileceği bir düzenleme, adaletin ve hakkaniyetin sağlanması adına mühim.