Grip: Küresel Bir Sağlık Sorunu
Grip, her yıl dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabilen viral bir hastalıktır. Özellikle sonbahar ve kış aylarında yaygın olarak görülen grip, hafif soğuk algınlığı belirtilerinden yüksek ateş ve şiddetli halsizlik gibi daha ciddi semptomlara kadar geniş bir yelpazede belirtiler gösterebilmektedir.
Son yıllarda grip vakalarında gözle görülür bir artış yaşanmaktadır. Örneğin, geçtiğimiz yıl tedaviye karşı dirençli ve iyileşmesi haftalar süren yeni bir grip salgını yaşanmıştı. Bu yıl grip mevsiminin nasıl geçeceği, virüsün yeni suşları ve aşı stratejilerindeki değişiklikler nedeniyle merak konusu olmaktadır.
Grip Vakalarındaki Artış ve Riskler
‘Kuzey Yarım Küre’de Ciddi Artış Dikkat Çekiyor’
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Reşit Mıstık, grip sezonuna dair görüşlerini paylaştı: “Önümüzdeki grip sezonunda salgın yapacak tür geçen sene ile aynı olabilir. Eğer öyle olursa hastalığın seyri benzer olacaktır. Ancak değişime (mutasyona) uğramış ve daha önce karşılaşmadığımız bir tür olursa daha ciddi seyirli bir grip sezonu geçirebiliriz.” Prof. Dr. Mıstık, grip vakalarının her zaman risk gruplarında ciddi seyredebileceğine dikkat çekti. “Kuzey Yarım Küre’de, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre Orta Amerika ve Karayipler; Batı ve Orta Afrika, Güney ve Güneydoğu Asya’da gripte artış dikkat çekmeye başlamıştır.”
COVİD-19’un Grip Üzerindeki Etkileri
‘En Büyük Sorun İkisinin Aynı Anda Ortaya Çıkması’
COVİD-19’un grip mevsimini kalıcı olarak değiştirdiği ve bu sezon her iki virüse karşı korunmanın son derece önemli olduğu ifade edilmektedir. DSÖ Salgın ve Pandemi Hazırlığı ve Önleme Direktörü Maria Van Kerkhove, son açıklamasında COVİD-19 testlerinde pozitif çıkma yüzdesinin son bir aydır arttığını bildirmiştir. Kerkhove, “84 ülkedeki gözetim sistemimizden gelen veriler, COVİD-19 için pozitif testlerin yüzdesinin arttığını gösteriyor. Genel olarak, test pozitifliği yüzde 10’un üzerinde ancak bu bölgeye göre değişiklik göstermektedir. Avrupa’da pozitiflik oranı yüzde 20’nin üzerinde.” ifadelerini kullanmıştır.
Prof. Dr. Reşit Mıstık, “COVİD-19’u yapan SARS-CoV-2 ile grip virüslerinin her ikisi de solunum sistemine yerleşen virüslerdir.” dedi ve ekledi: “Virüs bilimi açısından bir virüs varsa başka bir virüsün yerleşmesi zor olabiliyor. Bu nedenle biri ön plana çıkarsa diğeri geri planda kalabilmesine rağmen yine de her iki virüsün saptandığı hastalar bulunmaktadır. Bu hastalarda komplikasyonların görülme sıklığı ve ciddiyetinin artabileceği düşünülmektedir. En büyük sorun bu olabilir.”
Grip Aşısındaki Değişiklikler
“Bu Yıl Grip Aşıları Neden Değişti?”
Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri’ne (CDC) göre, 2023-2024 grip sezonunda 45 binden fazla kişi grip komplikasyonlarından hayatını kaybetmiştir. Bu nedenle CDC, bu yıl 6 aylık bebekler dahil olmak üzere herkesin güncellenmiş grip aşısını yaptırmasını önermektedir. Ancak bu yıl grip aşısı, geçen sezonun aksine dörtlü yerine üçlü bir bileşime sahiptir. Bu üçlü aşılar, iki influenza A (H1N1 ve H3N2) ve bir influenza B virüsünü içermektedir.
Her yıl bir önceki yılın kış ayları sonunda, o yıl toplumda dolaşan grip virüsü türleri, DSÖ grip izleme komitesi tarafından belirlenmektedir. Prof. Dr. Mıstık, bu yılki değişime dair şu önemli bilgileri paylaştı:
- “2020 yılından itibaren grip aşılarında bulunan B/Phuket/3073/2013 (B Yamagata-Lineage) virüsü artık görülmediğinden, 2024-2025 aşıları dört tür yerine üç tür olarak planlandı.”
- A tipi grip virüsü, H ve N antijenlerinin farklı kombinasyonlarıyla büyük mutasyonlar geçiriyor, bu da yeni virüs türlerinin ortaya çıkmasına neden olmaktadır.”
- Aşılar, değişime uğramayan virüslere karşı yüzde 100 koruma sağlarken, değişen virüslere karşı koruyuculuk oranı daha düşük olabilir.
Grip Aşısını Hangi Ay Yaptırmak Daha Etkili?
Prof. Dr. Mıstık, grip aşılarına erişimin Eylül sonlarına doğru sağlanabileceğini belirterek, “Aşı için en iyi zaman Ekim-Kasım aylarıdır. Çoğunlukla tek doz aşı yeterli olmaktadır. Ancak risk grubunda olanlar için kış sonunda ikinci bir aşı yapılması önerilebilir.” dedi.
Bu Sezon Pik Yapması Beklenen Diğer Virüsler
Prof. Dr. Mıstık, “Aslında, virüs denizi içinde yüzüyoruz ve yüzlerce virüs, hastalandığımız veya farkında olmadan geçirdiğimiz enfeksiyonlara neden olabiliyor.” şeklinde yanıtladı. Ayrıca, M-Çiçeği (Mpox) virüsü, üst solunum yollarına yerleşen respiratory syncytial virüs gibi virüslerin ve Batı Nil Virüsü enfeksiyonlarının artış göstermesinin beklendiğini söyledi. Ancak, DSÖ bu dönemde grip ve COVİD-19’u en yaygın hastalıklar olarak işaretlemiştir.
Gripten korunma yollarına da değinen Prof. Dr. Mıstık, Dengeli beslenme ve bağışıklık sistemini güçlü tutmanın son derece önemli olduğunu ifade etti. Dengeli bir beslenme şekli; et, süt ürünleri, yumurta gibi proteinleri yeterince tüketmeyi; C, E ve A vitaminlerinde zengin gıdalarla (antioksidan etki sağlamak için) bağışıklığı güçlendirmeyi içerir. Bu besinler, turunçgiller, yeşil yapraklı sebzeler, renkli sebzeler, havuç, domates, kabak, ıspanak, kivi, ayçiçek yağı, zeytinyağı, badem, fındık, fıstık ve baklagiller gibi çeşitleri barındırmaktadır. Ayrıca, kısıtlı tüketilmesi gereken gıdalara da dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı. Bunlar; yağlar, karbonhidratlar ve şeker içeren gıdalardır. Son olarak, dolaşımı hızlandıran mevsime göre günlük 2-3 litre su tüketiminin de oldukça önemli olduğunu belirtti.
Fotoğraflar: iStock