Veliler, çocuklarına daha iyi bir gelecek sunmak amacıyla çeşitli fedakarlıklarla onların en iyi eğitimi almasını ve sınav süreçlerinde avantaj elde etmesini arzuluyor. Bu bağlamda, birebir özel dersler pek çok ebeveyn tarafından sınav yarışının vazgeçilmez bir unsuru olarak görülüyor. Okul önlerinde velilerin birbirine “Sen kimden ders aldırıyorsun?” diye sorduğu, sosyal medya platformlarında ise “Sistem sanki buna göre kurgulanmış. Bir tanıdığım din kültüründen özel ders aldırıyor. Herkes birbirini taklit ediyor.” şeklinde eleştirilerde bulunduğu gözlemleniyor. Peki, çocuğun gerçekten özel derse ihtiyacı olup olmadığını nasıl anlayabiliriz? Özel ders kimler için ve neden gereklidir? Çocuğun özel derse ihtiyaç duyduğunun belirtileri nelerdir? Bu soruları uzmanlara yönelttik.
Özel Ders: Gösteriş Unsuru Haline Geldi
Prof. Dr. Memduh Sami Taner (Akdeniz Üniversitesi Eğitim Fakültesi):
Toplumumuz, eğitim hizmeti alma sürecinde artık rasyonel düşünme becerisini kaybetmiş durumda. Beslenme, giyim ve barınma gibi temel ihtiyaçların yanı sıra eğitimde de çevresine mesaj verme, bir bakıma reklam ve gösteriş yapma davranışı hakim olmaya başladı. Özel ders aldırmak, sanki iyi anne ve babalık yapmanın bir göstergesi olarak algılanıyor. Çocuklar, ne yazık ki aşırı hazırcı bir şekilde yetiştiriliyor. Evde çocuğunun odasını toplayan, ayakkabısının bağcıklarını bağlayan ebeveynler, eğitim-öğretim alanında da özel ders aldırarak çocuğuna karşı görevini yerine getirdiği yanılgısına kapılabiliyor. Oysa özel ders, öğrencinin mevcut çabasının ‘sınırda kaldığı’ durumlarda kısa süreli olarak alınması gereken bir takviye eğitim faaliyetidir.
Özel Ders İhtiyacını Nasıl Anlarız?
Önemli bazı derslerde öğrencinin belli doğal becerilere sahip olması beklenir. Örneğin, geometri için bireyde matematiğin ‘uzamsal ilişkilerle ilgilenen’ alt dalına ait becerilerin gelişmiş olması gerekmektedir. Eğer çocuk okul öncesinde çok sayıda resim çiziyor ve derinlik ile perspektif etkinlikleri yapıyorsa, geometriyi rahatlıkla anlayabilir. Ancak, çocuğun beyninde var olan bazı becerilere yeterince destek verilmemişse ve doğal oyunları yeterince oynamamışsa, geometrideki uzamsal ilişkileri kavrayamayabilir. Bu noktada, makul sayıda takviye ders ile çocuk, zihninde geometrik şekilleri nasıl görmesi gerektiğini anlayabilir. Yani özel ders, beynin bazı loblarının hakim olduğu becerileri uyandırmak ve geliştirmek için faydalanılan bir araç olmalıdır.
Bisiklet Sürmeyi Öğretir Gibi…
Yıl boyunca sürekli özel ders almak, genellikle okuldaki öğretmene duyulan güvensizliğin bir göstergesi olabilir. İyi iletişim, renkli öğrenme ortamları, sevgi ve ilgi ile desteklenen bir eğitim süreci, öğrenmeyi kolaylaştırır; böylece özel ders ihtiyacı da azalır. Çocuk ve genç beyinler, yeni bilgileri özümseme kapasitesine sahiptir. Sorun, bazı öğretmenlerin bilgiyi basite indirmemesi ve eğitim sürecine samimi bir atmosfer kazandıramamaları olabilir. Eğer öğretmen, dersin sevdirmek yerine yalnızca görevini yapma anlayışıyla hareket ediyorsa, verimli bir öğrenme gerçekleşmez. Öğrenme süreçlerinde ebeveynin de çocuğun yanında olması gerekir. Bisiklet sürmeyi öğretirken çocuğumuzun hemen arkasında durup ona destek olduğumuz gibi, öğrenme deneyimini de birlikte yaşamalı, çocuğun acemi adımlarıyla ilerlerken ona eşlik edip sonrasında kendi başına öğrenmesini sağlamalıyız. Bu süreç, hem özel ders ihtiyacını azaltacak hem de kendine yeterli ve özgüvenli bireyler yetiştirmemize katkıda bulunacaktır.
Özel Derste Kriter: Öğrenme Farklılıkları
Prof. Dr. Neslihan Güney Karaman (Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi):
Özel ders için ihtiyaç belirtileri genellikle akademik temel üzerine kurulmaktadır. Aslında özel ders kararı alınırken göz önünde bulundurulması gereken en önemli faktör ‘eğitimde bireysel farklılıklardır.’ Her bireyin öğrenme biçimi birbirinden farklıdır. Bazıları yalnızca dinleyerek, bazıları ise yazarak daha iyi öğrenir. Eğer kalabalık sınıflarda çocuk öğrenme zorluğu yaşıyorsa, o zaman özel ders alması faydalı olabilir. Ancak özel dersin gerçekten ihtiyaçtan mı yoksa özenti nedeniyle mi alındığı her zaman tartışmaya açıktır. Yarışmacı bir anlayışın hâkim olması ve okuldaki ders saatlerinin kısıtlı olması sebebiyle, destek alması gereken durumlar ortaya çıkmaktadır. Özellikle 12. sınıf öğrencileri, okulda geçirdikleri zamanı azaltıp özel derslerle sınava hazırlanmaktadır. Bu durum da eğitim alanında tartışmalara yol açmaktadır.
Arkadaşları Gidiyor Diye…
Ebeveynler Ne Diyor?
- Akademik anlamda çok başarılı bir evlada sahip olmama rağmen, diğer arkadaşları çok bilinen bir öğretmenden ders aldığı için biz de bu yola başvurduk.
- İhtiyacı yok ama arkadaşları gidiyor, belki farklı bir yöntem öğretirler düşüncesiyle bu kararı aldım.
- Veli olarak ‘ya bir şeyi eksik kalırsa’ korkusuyla hata yapmaktan çekinir hale geldik. Sistem bu kaygıdan faydalanıyor.