Bel Ağrıları ve Nedenleri
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Uzm. Dr. Ayşe Yener Güçlü, bel ağrıları hakkında önemli bilgiler paylaşıyor. Dr. Güçlü, bel ağrılarının yalnızca %5’inin bel fıtığı kaynaklı olduğunu belirtirken, bel fıtığının bazen bel ağrısı ile değil, basılan sinir köküne bağlı olarak topuk ağrısı, bacakta uyuşma, karıncalanma ve güçsüzlük gibi şikayetlerle de kendini gösterebileceğini ifade etti.
Bel Ağrısının Nedenleri
Bel kasları, bağlar ve eklemlerdeki zedelenmeler, bel ağrısının sık görülen nedenlerindendir. Bu tür ağrılar, fiziksel aktivite ile şiddetlenirken, dinlenme ile hafifleyebilir. Dr. Güçlü, bel ağrısının şiddetinin öne eğilme, uzun süre ayakta durma ve yürüme gibi günlük aktivitelerle artabileceğini vurguladı.
“Ağrı genellikle dinlenme, fizik tedavi ve ilaçla düzelir”
Dr. Güçlü, bel ağrısının sırttaki kas veya tendonlarda oluşan bir zorlanmadan kaynaklanabileceğini belirterek, bel ağrısının toplumda çok yaygın görüldüğünü ifade etti. Diğer olası nedenler arasında artrit, yapısal sorunlar ve disk yaralanmaları sayılabilir. Genellikle dinlenme, fizik tedavi ve ilaç tedavisi ile bu ağrıların düzelebildiğini sözlerine ekledi.
Bel ağrısına neden olabilecek diğer sağlık sorunları arasında tüberküloz, brusella gibi enfeksiyon hastalıkları, kemik erimesi (osteoporoz), kireçlenme ve omurgadan kaynaklanan kanser türleri bulunmaktadır. Ayrıca, mide, karaciğer ve böbrek gibi organlardaki rahatsızlıklar da bel bölgesine yansıyan ağrılara yol açabilir. Bazı bel ağrıları ise psikolojik kökenli olabilir.
Bel Ağrısının Yaygınlığı ve Risk Faktörleri
Uzm. Dr. Ayşe Yener Güçlü, beş kişiden dördünün hayatlarının bir döneminde bel ağrısı yaşayabileceğini belirtti. Bel ağrısı için risk faktörlerini aşağıdaki şekilde sıraladı:
- 30 yaş üstü bireylerde bel ağrısı daha yaygındır; çünkü omurgadaki diskler yaşla birlikte aşınır.
- Aşırı kilolu veya obez olan kişilerde bel ağrısı riski daha yüksektir.
- Zayıflamış karın kasları, omurgayı yeterince destekleyemez ve bu da sırt zorlanmalarına yol açabilir.
- Sigara içen, fazla alkol tüketen veya hareketsiz bir yaşam tarzı süren bireylerde bel ağrısı riski artar.
- Ağır kaldırma veya eğilme gerektiren işler bel yaralanması riskini artırabilir.
- Yapısal sorunlar, omurga hizalamasını değiştiren skolyoz gibi rahatsızlıklar da bel ağrısına yol açabilir.
- Ailesinde osteoartrit, belirli kanser türleri ve diğer hastalıklar bulunan bireylerin bel ağrısı riski daha yüksektir.
- Depresyon ve anksiyete gibi psikolojik sorunlar da bel ağrısına neden olabilir.
Bel Fıtığı ve Bel Ağrısı
Dr. Güçlü, bel fıtığında hissedilen ağrının genellikle yavaş bir şekilde geliştiğini belirtti. Bel fıtığına bağlı ağrı, yaygın, batıcı ve hareketle artan bir özellik taşırken, istirahatle azalır. Bu ağrı, belde ve etkilenen sinir kökünün anatomik dağılımına uygun olarak bacağa yayılabilir. Bazen, en küçük bir hareketle şiddetlenip, bel tutulması veya kilitlenmelere neden olabilir.
“Bel sağlığı için dikkat edilmesi gerekenler”
Uzm. Dr. Ayşe Yener Güçlü, bel sağlığını korumak için bazı önemli önerilerde bulundu:
- Ağırlık taşırken yükü eşit olarak dağıtın ve dizlerinizi kırarak, belden eğilmeden cismi alın.
- Yüksek topuklu veya topuksuz ayakkabılardan kaçının; ayakkabılarınızın topukları normal yükseklikte ve yumuşak olmalıdır.
- Bel rahatsızlığı geçirdiyseniz, jimnastik ve ağır spor aktivitelerinden uzak durun; bunun yerine yürüyüş veya yüzme gibi sporları tercih edin.
- Yüksek bir yere eşya koyarken ayağınızın altına bir yükseltici koyarak uzanmaktan kaçının.
- Aşırı kilo almaktan kaçının ve otomobil kullanırken, koltuk belinizi destekleyecek şekilde ayarlanmalıdır.
- Ortopedik yataklar kullanın ve yan pozisyonda uyuyarak omurganızın fizyolojik kıvrımlarını koruyun.
- Bilgisayar başında çalışırken, başınız dik olmalı ve belinizi destekleyici unsurlar kullanmalısınız.
- Herhangi bir bel rahatsızlığı geçirdiyseniz, doktorunuzun önerdiği egzersizlere düzenli olarak devam edin ve egzersiz sonrasında şiddetli bir rahatsızlık hissederseniz mutlaka bir uzmana danışın.