Güneşin Olumsuz Etkilerinden Korunma Yöntemleri

Güneşten olumsuz bir şekilde etkilenmemek için kendimizi korumamız son derece önemlidir. Özellikle Güneş’in en dik konumda olduğu 11:00 – 16:00 saatleri arasında dışarıda olmaktan kaçınmalıyız. Bu saatlerde güneş ışığına doğrudan maruz kalmamak, cildimizi korumak adına atılacak en önemli adımlardandır.

Dışarıda kaldığımız süre boyunca cildimize mutlaka koruyucu kremler sürmeli ve deniz veya havuzdan her çıkışımızda bu kremleri tekrar uygulamalıyız. Ayrıca, güneş gözlüğü takmak ve yüze koruma sağlayan geniş bir şapka kullanmak da oldukça faydalıdır. Yaz aylarını geride bıraktıktan sonra, şimdi güneşin cildimiz üzerindeki olumsuz etkilerini geri döndürme zamanı.

Yaz boyunca bol bol güneşlenip enerjimizi ve D vitamini depolarımızı doldurduysak, güzel anılar biriktirip günlük yaşama hazır hale geldiysek, artık yazın ve güneşin cildimizde oluşturduğu hasarları onarma yöntemlerini ele alalım. Uzman dermatolog Dr. Abdurrahman Efem, güneşin cildimiz üzerindeki olumsuz etkilerini bize aktarıyor:

Birinci derece yanıklar: Uzun süre güneşe maruz kalmanın sonucu olarak oluşan bu yanıklar, iyi tedavi edilmediğinde ciltte kahverengi pigmentasyonlarla karakterize güneş lekelerine yol açabilir.
Erken yaşlanma belirtileri: UV ışınlarına maruz kalma, cildin kolajen ve elastin yapısının hasar görmesine, dolayısıyla kırışıklık ve sarkma gibi erken yaşlanma belirtilerine neden olabilir.
Ciltte nem kaybı: Güneş ve sıcak hava etkisiyle cildimiz nem kaybeder, bu da cildin parlaklığını kaybetmesine ve nihayetinde kuruyup pullanmasına yol açar.

Eğer cildinizde belirtilen bu sorunlardan bir veya birkaçını yaşıyorsanız, üzülmenize gerek yok. Bu sorunların tedavisi mümkündür. İşte cildinizin hasarlarını gidermek için uygulayabileceğiniz yöntemler:

Düzenli cilt bakımı, peeling ve maske uygulamaları yapmak.
Ciltteki sorunların tespit edilmesinin ardından, ihtiyaca uygun düzenli mezoterapi ve PRP gibi cildi içeriden besleyecek işlemleri yaptırmak.
Altın iğneli radyofrekans ve fraksiyonel lazer gibi modern tedavi yöntemlerini uygulamak.
Kök hücre tedavileri ile fibroblast sayınızı ve aktivitenizi artırarak, cildinizin kaybettiği elastikiyeti geri kazandırmak ve cilt tonunuzu eşitlemek.

Eğer tatil dönüşünde cildinizde hasar oluştuğunu düşünüyorsanız, bu hasarın tespiti ve tedavisi için mutlaka doktorunuza danışmayı unutmayın. Ayrıca, bu konularda Sağlık Bakanlığı’ndan yetki almış klinik veya muayenehaneler dışında hiçbir yere güvenmemeniz gerektiğini hatırlatmak isteriz. Daha iyi görünmek isterken sağlığınızdan olmamanız için dikkatli olmalısınız.